Sağlık-Sen Ardahan Şubesi üyeleri, 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde kamu işvereninin teklifine karşı Milli Egemenlik Parkı'nda bir araya geldi. Başkan Selçuk Recepoğlu, taleplerini açıkladı.
Sağlık-Sen Ardahan Şube Başkanı Selçuk Recepoğlu, Sağlık-Sen Ardahan Şubesine bağlı sendika üyelerinin 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde Kamu İşvereni'nin sunduğu teklife karşı, ortak iradelerini, seslerini ve kararlılıklarını göstermek için bir araya geldiğini açıkladı.
Grup adına konuşan Recepoğlu, "Sorunların masada çözülmesi imkânı varken, Kamu İşvereninin yetersiz ve adaletsiz teklifi; kamu görevlilerini ve emeklileri meydanlara ve eylemlere mecbur bırakmıştır" dedi.
Recepoğlu, kamu işvereni tarafından 2026 için %10 + 6, 2027 için ise %4 + 4 zam önerildiğini belirterek, bu teklifin memurun emeğini, alın terini yok sayan, yetersiz bir teklif olduğunu ifade etti. "Bu teklif kabul edilebilir olmaktan çok uzaktır" diyen Recepoğlu, özellikle acildeki hekim, yoğun bakımdaki hemşire ve doğum salonundaki ebenin teklif kapsamında olmadığını söyledi.
Recepoğlu, teklifi şu şekilde eleştirdi:
Kira artış oranının %41 olduğu bir dönemde düşük enflasyon hedeflerine dayalı bir zam önerisinin kamu görevlilerinin ekonomik sıkıntılarını görmezden geldiğini belirten Recepoğlu, teklifi "Memurun emeğini değersizleştiren, yılların birikimini yok sayan, çalışma barışını zedeleyen bir yaklaşım" olarak nitelendirdi.
Recepoğlu, yüksek enflasyon, artan pazar fiyatları, geçmiş dönem kayıpları ve geleceğe dair kaygıların bu teklife yansımadığını ve 7. Dönem Toplu Sözleşme'deki hataların tekrar edildiğini söyledi. "Bizim kaybedecek iki yılımız daha yok. Tutmayan hedeflerin, adaletsiz hakem kurullarının, mali disiplin politikalarının mağduru olmak istemiyoruz" dedi.
Sağlık-Sen olarak Kamu işveren heyetine yapmış oldukları teklifin 11 aylık bir çalışmanın çıktısı olduğunu belirten Recepoğlu, şunları kaydetti: "Sahanın masaya yansımasıdır, çarşı-pazarın-mutfağın görüntüsüdür, hissedilen enflasyonun, memurun cüzdanının röntgenidir! Hekimin emeğidir, hemşirenin özverisidir, paramediğin fedakarlığıdır. Ancak; Kamu işveren heyeti, acilde çalışan hemşirenin sesini duymamıştır! Yoğun bakımdaki hemşireyi görmezden gelmiştir. Doğum salonundaki ebeyi yok saymıştır! 7/24 dört teker üstünde ambulansta koşturan paramediği görmemiştir. Teklif edilen rakamların çarşı pazarla alakası yoktur!"
Recepoğlu, süreç başından beri rakamların adil ve tekliflerin hakkaniyetli olmasını istediklerini, ancak teklif edilen rakamların bozulan iş barışının ateşini körüklemekten öteye gitmeyeceğini ifade etti.
Sağlık-Sen'in talepleri şöyle:
2026 yılı için:
2027 yılı için:
Buna ek olarak;
Recepoğlu, Türkiye büyürken memurun da refahının büyümesi gerektiğini vurguladı ve şunları söyledi: "8. Dönem Toplu Sözleşme uzlaşmayla tamamlanmalıdır. Büyük ve Güçlü Türkiye hedefine, Türkiye Yüzyılı vizyonuna yakışır şekilde imzalanmalıdır. Milli gelir artarken, kamu emekçisinin yaşam standardı da yükselmelidir. Toplu sözleşme masası, adaleti tesis edecek ve eşitliği sağlayacak güçtedir. Süre giderek daralıyor. Kamu İşvereni, daha fazla zaman kaybetmeden; çalışma barışını sağlayacak, müzakereye uygun, adil ve gerçekçi bir teklifi masaya sunmalıdır. Bizler, emekten gelen gücümüzü sahaya yansıtmakta kararlıyız. Hakkımızı alana kadar da mücadeleye devam edeceğiz."
Recepoğlu, son olarak şu mesajı verdi: "Adil, acil ve hakkaniyetli bir teklif bekliyoruz!
GELİRDE ADALET, ÜCRETTE DENGE İSTİYORUZ!
YETERSİZ TEKLİFE HAYIR!"
ARZU ALKAN/ARDAHAN MEDYA